AYIP DEĞİL Mİ?

AYIP DEĞİL Mİ?

Avukata Herhangi Bir Saldırı Olmadı, Kavga Etmedik. AYIP DEĞİL Mİ? Avukata saldırıp darp ettiği iddia edilen, Baro tarafından avukata destek olmak adına mesaj yayınlanan,  Gökhan ŞENTÜRK gazetemize özel röportaj verdi. Mahkeme salonunun dışında kayın pederim Ali AKA avukat Kaan Kocataş’a; “Oğlum yaptığın ayıp değil mi, baban benim arkadaşım, yalancı şahit sunmak nedir, sadece bir tarla olayı, bunun için yalancı şahide gerek yoktu” diyor. Ortam çok gerilmesin diye eşim babasını sakinleştirmeye çalışıyor, tam o esnada Av. Kaan eşime ve babasına karşı küfürlü cümle kurarak el işareti yaptı.   Gökhan bey, bu saldırı olayı nedir? Gerçekten bir kavga var mı? Öncelikle şunu belirtmek isterim, herhangi bir kavga olmadı, tekmeler, yumruklar havada uçuşmadı. Ben küfür eden bir avukatı ittim. Olayın aslında temeli bu. Olayı anlatmak gerekirse; Bigadiç adliyesinde devam eden bir davamız var, olay bu dava esnasında oluyor. Ama öncesinde itme olayının yaşanmasına neden olan durumun temelini sizlere aktarmam gerekiyor. Hakan AKA’nın işletmesinde çalışan Osman. S’yi Av. Kaan Kocataş ve müvekkili Tolga A. aramışlar. Ve Tolga isimli kişi Osman’a “abi bak biz sana şu kadar bir şeyler verelim, benim avukat hakim ile dün gece görüştüler, hakime konuyu anlattı, sana gerekli soruyu soracaklar sende şu şekilde cevap vereceksin” demiş. Osman’da daha fazla bilgi almak için “tamam abi” demiş. Peki bana ne soracaklar, ben ne cevap vereceğim diye sormuş, kendisine tüm soru ve cevaplar aktarılmış. Osman zaman kazanmak ve  karşı tarafa güven vermek adına bana yol parası ver demiş. Tolga elden 250 TL yol parası vermiş. Osman bütün bu görüşmeyi kayıt altına alınmış. 4 defa görüşme yapmışlar.   Olay mahkeme günü oldu dediniz. Nasıl oldu? Mahkeme günü hakim karşısına çıktık ve dava konusu ile ilgili hakim sorgulamaya başladı. Ve sıra Osman’a gelip soru sormaya başlayınca; “Hakime hanım, benden isteneni mi söyleyeyim yoksa doğruyu mu söyleyeyim” dedi. Hakime hanım doğal olarak bu söyleme reaksiyon gösterdi. Burası adliye kendine gel ve üslubunu düzelt dedi. Hakime hanımın bu söylemi karşısın Osman elimde ses kayıtları var, bunları dinler misiniz dedi. Hakime hanıma ses kayıtları teslim edildi, mahkemem esnasında açtı dinledi. Kayıtları dinlerken  Hakime hanım kendi adının geçtiğini duyunca şaşırdı ve daha çok sinirlendi. Ortam gerildi. Biz avukat Kaan ile sözlü münakaşaya girdik. Hakime hanım davaya 5 dakika ara verdi. Zaten ara esnasında bahsedilen olay oldu. Mahkeme salonunun dışında kayın pederim Ali AKA avukat Kaan Kocataş’ın yanına gitti. Av. Kaan’a “Oğlum yaptığın ayıp değil mi, baban benim arkadaşım, yalancı şahit sunmak nedir, sadece bir tarla olayı, bunun için yalancı şahide gerek yoktu” diyor. Ortam çok gerilmesin  diye eşim babasını sakinleştirmeye çalışıyor, tam o esnada Av. Kaan eşime ve babasına karşı küfürlü cümle kurarak el işareti yaptı.   Siz bu esnada mı olaya dahil oldunuz? Evet. Ben el işaretini görünce ne dedin sen bir daha söyle dedim, bana da aynı hareketi yaptı. Bende refleks gösterip kendisine aynı şekilde cevap verip ittim. Aramızda sözlü münakaşa nedeni ile sesler yükselince polisler geldi. Bizi sakinleştirmeye çalıştılar. Hatta davanın savcısı bile mahkeme salonundan dışarı çıkıp bizi uyardı. Polis nezaretinde duruşmaya girdik. Herkes ifadesine ve savunmasına devam etti. Duruşma bitince karakola gittik. Karakolda ifadelerimizi verdik. Darp raporu iddiası var ama… Ben boksörüm eğer gerçekten iddia edildiği tekme, yumruk kullanılmış olsa idim onu ambulans ile hastaneye götürülerdi. Öyle tekmeli, yumruklu bir olay olmadığı için rahat bir şekilde davaya girip savunma yaptı. Adliyenin kameraları var. Her şey orada görünüyor.   Balıkesir Barosu ile görüştünüz mü? Ben konu ile ilgili Balıkesir Barosuna gittim. Genel Sekreter Onur bey ile görüştüm. Olayı anlattım. Avukatınız yalancı şahitlik için para teklif etmiş, telefon görüşmeleri var dedim. Ben bunları anlatınca bize hak verdi. Ve tekrar çağıracaklarını ve savunma isteyeceklerini beyan ettiler. Ve yönetim kuruluna taşıyacağını söyledi.   Bu olayın sonucu nereye gider bilemiyoruz. Tarafların Ak Partili olması da bu işin cabası. Ama taraflar kendilerinin haklı olduklarını söylüyor. Son söz adli makamlarda. Taraflar anlaşmaz, mahkeme süreci başlar ve sonuçlanır ise sonucu sizler ile paylaşacağız.