KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN (!)

Ülkemizin son yıllardaki en kritik seçimini yaptık. Demokratik bir olgunlukla sükûnet içerisinde 56 milyon insanın oy kullandığı bir seçim yaptık.

Bütün dünyanın gözünün üstünde olduğu bir seçimi de alnımızın akıyla tamamladık. Asil millet olduğumuzu yedi cihana tekrar gösterdik. Yüksek Seçim kurulunun büyük bir başarıyla yönettiği bir seçim süreci yaşadık. Cumhurbaşkanlığı seçiminde kullanılan oyların; %49.5 Recep Tayyip Erdoğan, %44.9 Kemal Kılıçdaroğlu, % 5.2 Sinan Oğan aldı.   Bu sonuçlarla Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı. 28 Mayıs Pazar günü Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimleri yapılacak.  Milletvekilliği seçiminde büyük bir sürpriz yaşanarak, Cumhur İttifakı 600 kişilik meclisin 322 sini alarak, çoğunluğu sağladı. İkinci tur Cumhurbaşkanlığı seçiminde, bu çoğunluğu kazanmak Recep Tayyip Erdoğan’a büyük bir avantaj sağladı. Millet İttifakı 213 milletvekili çıkararak büyük bir hezimet yaşadı.   Ülkemiz de yaşanan pandemi, ekonomik kriz ve depremlerde büyük oy kaybı yaşayan AKP'yi kesin iktidardan indireceğini inanarak kurulan altılı masa, başarılı olamadı. Peki Altılı Masa neden başarılı olamadı? Masanın bileşenlerinden Saadet Partisi, Demokrat Parti,  Gelecek Partisi ve Deva Partisi’nin CHP'nin aldığı %25 oyda bir katkısının olmadığı göründü.   Buna rağmen seçime girseler çıkaramayacakları 38 milletvekilliğini aldılar.  Bu milletvekillerinin büyük bir çoğunluğunun önümüzdeki günlerde,  Yeniden Refah Partisi’ne ve AKP’ye geçme olasılıkları bulunduğunu düşünüyorum.   Milletin istediği Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın muhalefetten Cumhurbaşkanlığı adaylıkları, CHP Genel merkezinin ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşı çıkmasıyla ve İyi Parti ve CHP seçmenin Kemal Kılıçdaroğlu’yla bu seçimin kazanılamayacağını ısrarla söylemelerine rağmen adaylığında ısrar edildi.   Meral Akşener’in bu ısrarı kabul edilmeyince 3 Mart’ta masadan kalkarak, çok sert bir basın açıklaması yapmasına rağmen kurmaylarının ve danışmanlarının yanlış yönlendirmeleriyle masaya tekrar oturması da seçimin kazanılmasını sağlayamadı. Seçimin kaybedilmesiyle şimdiden CHP’de, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığı sorgulanmaya başlandı.   Önümüzdeki CHP Kurultayında aday olmayacağı kesin gözüyle bakılabilir.   İyi Parti, kurulduğundan bu yana kendini siyasi bir eksene oturtamadı. Merkez sağ bir parti iddiasıyla kendisini Milliyetçi Demokrat Parti olarak adlandırılmasına rağmen Sosyal Demokrat Parti gibi politikalar izlemesi, Milliyetçi siyasetçileri etkisizleştirmeleri ve liberal  siyasetçileri ön plana çıkarmaları, seçmenlerde kafa karışıklığına yol açmıştır.   İyi Parti, devrimini yapan çocuklarını yemesi, tarih yazma yolundan, tarih olma yoluna girmesine yol açmıştır. Meral Akşener, partisinin kuruluş çizgisine oturmazsa, halkımızın umudu olma iddiasını kaybedecektir.   Türkiye’de Milliyetçileri ve Ulusalcıları yok sayan partilerin başarılı olma şansı yoktur.   Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, Kemal Kılıçdaroğlu’nun HDP’nin kendisini desteklemesi için anlaşma yapması, seçimin kaybedilmesinin en büyük sebebidir.   CHP üst yöneticileri Türk Milletinin, Kandil'in gölgesinin düştüğü yerde bulunmayacağını bilmeyecek kadar halkından uzaklaştığı görülüyor. CHP, HDP’nin desteği olmadan da  seçim kazanabileceğini bilmeli.   Yapması gereken tek şey kuruluş felsefesi olan Atatürk Milliyetçiliğine geri dönmesidir.   İktidar ise bütün olumsuzluklara ve 21 yıllık metal yorgunluğuna rağmen seçimi kazanmayı bilmiştir.   Büyük olasılıkla Recep Tayyip Erdoğan ikinci turda açık ara seçimi kazanacaktır. Anayasaya göre bu dönem son dönemi olacak. Bir daha Cumhurbaşkanı adayı olamayacak. Kurduğu ve 21 yıldır aralıksız iktidar olan partisinin, kendisinden sonra devam etmesi için fabrika ayarlarına geri dönmesi ve AKP'li siyasetçilerin milletten kopmaması gerekiyor. Bu seçim sonuçları bir çok liderin siyaseti bırakmasına yol açacaktır. Önümüzdeki yazılarımda da bundan sonraki süreçlerde siyasi partilerin ve liderlerin gelecekleri hakkında analizlerimi sizlerle paylaşacağım.   Seçimler vatanımıza ve milletimize hayırlı olsun.