Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

MAKAMIN GÜCÜNÜ KULLANMAK

DÜNYA 12.01.2023 - 17:30, Güncelleme: 12.01.2023 - 17:30
 

MAKAMIN GÜCÜNÜ KULLANMAK

Kişilik düşmanı kişiliksizler namuslu yaşamın düşmanıdır.
Kişilik düşmanı kişiliksizler namuslu yaşamın düşmanıdır. Makamlar topluma hizmet etmek içindir, gelip geçicidir ve hiç kimse vazgeçilmez değildir. Mezarlıklar ben vazgeçilmezim diyenler ile doludur. İnanmayanlar kendilerine en yakın mezarlığı ziyaret edip orada yatanların isimlerine bakabilir. Bir çoğu kendisine tanıdık gelecektir. Zamanında vazgeçilmezim, tekim diyenler şimdi orada yatıyor. Önemli olan makamda otururken vatandaş için yararlı bir şeyler yapmaktır. İnsanlığın yararına eser bırakabilmektir. Örnek isteyene tarihimizi okumalarını öneririm. Hatta canlı bir örnek verelim. Şehrin kalbinde yer alan ZAĞNOSPAŞA CAMİİ. Zamanın da öyle bir planlama ile yapılmış ki yüzlerce yıldır dimdik ayakta duruyor. Ama makamı işgal eden kişilik sahibi değilse, yalancı ise, yanında çalışanları tehditle baskılıyorsa o makam sahibi kişilik yoksunudur. Ama unutulmaması gereken bir şey var. Elbet bir gün o makamdan düşeceksin işte o zaman  sokakta yürürken bakalım ne olacak. Sen olmasan sevdiklerin var. İnsan sevdikleri için onurlu olur, gururlu olur, kişilik sahibi olur. Şerefi ve haysiyeti için işini dürüst yapar. İnsanların hayatına müdahale etmek, onların hayatlarını karartmak için onun işine ve yaşamına müdahil olmak, ona karşı saldırganlaşmak ve kendi makamında onu tehdit etme cüretini göstermek kendini bilmezliğin ve güç zehirlenmesinin yegane işaretleridir. Bu tarz insanlar misafir edildiğinde inanın papağan misali olurlar. Çoğu zaman verilen makamlar yetersiz görülür ve hep daha üstü istenir. Bunun için yanında olan sağ kolum, sırdaşım dediği kişileri dahi yolda araçtan indirirler. Hep makamın arkasına sığınır ama unuttuğu bir şey vardır. O aslında dün hiçbir şeydi ve devletin kendisine vermiş olduğu makam ve devleti temsil gücü ile şuan bütün kapıları açabiliyor. Ama günü gelip o makam alındığı zaman o kapıların hepsi yüzüne kapanacak. Yarın musalla taşına yattığında tabutu oradan alıp mezara götürmek için para ile 4 kişi arayacaklar. Bu kişiler; kendi gibi düşünmeyenleri, kendisine uşak olmayanları, kendisinden savunucusu olmayanları, kendisini alkışlamayan ve övmeyenleri karalamayı hep bir yol olarak seçmiştir. Onları suçlamak, karalamak, görüştüğü insanları dahi arayıp görüşmeyin diyecek kadar basiretsiz olmak bu kişilerin kişilik yoksunu olduğunun bir örneğidir. Bu kişiler; aslında hiçbir şey bilmiyordur, konuya hakim değildir, işi bilmiyordur sadece biliyormuş gibi davranmayı bir şey sanırlar. Aşağılanma duygularını, bilgisizliklerini, iş bitirici olmayışlarını, yalanlarını, terbiyesizlikleri ile örtmeyi seven modellerdir. Kişilik yoksunluklarını bu şekilde gidermeye çalışırlar. Ön saldırırlar sonra abi görüşelim mi moduna girmeyi iş yapıyormuş gibi gösterme telaşında olan bir çok kişi vardır. Kendileri her türlü işi yaparlar.  Arazi işi yaparlar, inşaat işi yaparlar, ihale işi yaparlar ama bunları hep başkası yapar kendisi yoktur ortalıkta. Ama nasıl oluyorsa lüks yaşar, pahalı arabaları olur, milyonluk evde oturur, çocukları koleje gider ama sorduğunuz da kursağımdan haram geçmedi derler. Bu insanların en korktuğu şey bir gün sahip olduklarını kaybetmektir. İşini, eşini, çocuklarını, malını mülkünü kaybetme korkusu. Ama maalesef bundan kaçış yok. Günü geldi mi oda olur. Ekmeği ile oynana kişilerin iki yolu vardır. Birincisi sabredip beklemek, diğeri ise anlık karşılık vermek. Sabredip bekleyen ve dayanan her zaman karlı çıkar. Seçim geldi. Balıkesir o kadar çok gündem değişimi yaşayacak ki insanlar şaşıracaklar. O makam sahipleri bir şeyleri engellemek için neler yapacak, kimlerle masaya oturacak hep birlikte göreceğiz. Az kaldı. Ya sabır… Almila Deni YILDIZ
Kişilik düşmanı kişiliksizler namuslu yaşamın düşmanıdır.

Kişilik düşmanı kişiliksizler namuslu yaşamın düşmanıdır.

Makamlar topluma hizmet etmek içindir, gelip geçicidir ve hiç kimse vazgeçilmez değildir. Mezarlıklar ben vazgeçilmezim diyenler ile doludur. İnanmayanlar kendilerine en yakın mezarlığı ziyaret edip orada yatanların isimlerine bakabilir. Bir çoğu kendisine tanıdık gelecektir. Zamanında vazgeçilmezim, tekim diyenler şimdi orada yatıyor.

Önemli olan makamda otururken vatandaş için yararlı bir şeyler yapmaktır. İnsanlığın yararına eser bırakabilmektir. Örnek isteyene tarihimizi okumalarını öneririm. Hatta canlı bir örnek verelim. Şehrin kalbinde yer alan ZAĞNOSPAŞA CAMİİ. Zamanın da öyle bir planlama ile yapılmış ki yüzlerce yıldır dimdik ayakta duruyor.

Ama makamı işgal eden kişilik sahibi değilse, yalancı ise, yanında çalışanları tehditle baskılıyorsa o makam sahibi kişilik yoksunudur. Ama unutulmaması gereken bir şey var. Elbet bir gün o makamdan düşeceksin işte o zaman  sokakta yürürken bakalım ne olacak. Sen olmasan sevdiklerin var. İnsan sevdikleri için onurlu olur, gururlu olur, kişilik sahibi olur. Şerefi ve haysiyeti için işini dürüst yapar.

İnsanların hayatına müdahale etmek, onların hayatlarını karartmak için onun işine ve yaşamına müdahil olmak, ona karşı saldırganlaşmak ve kendi makamında onu tehdit etme cüretini göstermek kendini bilmezliğin ve güç zehirlenmesinin yegane işaretleridir. Bu tarz insanlar misafir edildiğinde inanın papağan misali olurlar.

Çoğu zaman verilen makamlar yetersiz görülür ve hep daha üstü istenir. Bunun için yanında olan sağ kolum, sırdaşım dediği kişileri dahi yolda araçtan indirirler. Hep makamın arkasına sığınır ama unuttuğu bir şey vardır. O aslında dün hiçbir şeydi ve devletin kendisine vermiş olduğu makam ve devleti temsil gücü ile şuan bütün kapıları açabiliyor. Ama günü gelip o makam alındığı zaman o kapıların hepsi yüzüne kapanacak. Yarın musalla taşına yattığında tabutu oradan alıp mezara götürmek için para ile 4 kişi arayacaklar.

Bu kişiler; kendi gibi düşünmeyenleri, kendisine uşak olmayanları, kendisinden savunucusu olmayanları, kendisini alkışlamayan ve övmeyenleri karalamayı hep bir yol olarak seçmiştir. Onları suçlamak, karalamak, görüştüğü insanları dahi arayıp görüşmeyin diyecek kadar basiretsiz olmak bu kişilerin kişilik yoksunu olduğunun bir örneğidir.

Bu kişiler; aslında hiçbir şey bilmiyordur, konuya hakim değildir, işi bilmiyordur sadece biliyormuş gibi davranmayı bir şey sanırlar. Aşağılanma duygularını, bilgisizliklerini, iş bitirici olmayışlarını, yalanlarını, terbiyesizlikleri ile örtmeyi seven modellerdir. Kişilik yoksunluklarını bu şekilde gidermeye çalışırlar.

Ön saldırırlar sonra abi görüşelim mi moduna girmeyi iş yapıyormuş gibi gösterme telaşında olan bir çok kişi vardır. Kendileri her türlü işi yaparlar.  Arazi işi yaparlar, inşaat işi yaparlar, ihale işi yaparlar ama bunları hep başkası yapar kendisi yoktur ortalıkta. Ama nasıl oluyorsa lüks yaşar, pahalı arabaları olur, milyonluk evde oturur, çocukları koleje gider ama sorduğunuz da kursağımdan haram geçmedi derler.

Bu insanların en korktuğu şey bir gün sahip olduklarını kaybetmektir. İşini, eşini, çocuklarını, malını mülkünü kaybetme korkusu. Ama maalesef bundan kaçış yok. Günü geldi mi oda olur. Ekmeği ile oynana kişilerin iki yolu vardır. Birincisi sabredip beklemek, diğeri ise anlık karşılık vermek. Sabredip bekleyen ve dayanan her zaman karlı çıkar.

Seçim geldi. Balıkesir o kadar çok gündem değişimi yaşayacak ki insanlar şaşıracaklar. O makam sahipleri bir şeyleri engellemek için neler yapacak, kimlerle masaya oturacak hep birlikte göreceğiz.

Az kaldı. Ya sabır…

Almila Deni YILDIZ

Balıkesir HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve balikesirkulisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.