Bu öğretmen arkadaşımız 15 Temmuz öncesi Havranda görev yaparken  Alternatif Hayat Derneğinde aktif olmuş ve görevler almış. Ama ne hikmetse bu dernek FETÖ kalkışmasında rol aldığı gerekçesi ile KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME ile “Milli güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen Fethullahçı Terör Örgütüne (FETÖ/PDY) aidiyeti, iltisakı veya irtibatı belirlenen Ekli (III) sayılı listede yer alan vakıf ve dernekler ile bunların iktisadi işletmeleri kapatılmış” denerek kapatılması kararı alınmış.

Kendisi de alınan bu karar çerçevesinde 15 Temmuz sürecinde okul müdürlüğü görevinden (FETÖ/PDY kapsamında )Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından açığa alınmış ve inceleme /soruşturma süreçlerine tabi olsa da öğretmen olarak göreve iade edildi. Müdürlük görevi verilmemişti. Balıkesir Valiliği /İl Milli Eğitim Müdürlüğünce yöneticilik görevine uzun bir süre (4 yıl) atamasının yapılmaması süreci proje okulu olan Balıkesir Anadolu İmam Hatip Lisesine müdür yardımcısı olarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından doğrudan atanması ile sonuçlandı. Ama ne zaman atandı biliyor musunuz Cihannuma da aktif görev aldıktan sonra. Cihannumaya ne zaman girdi. Bizim öğrendiğimiz kadarı ile 15 Temmuzdan sonra.

   Sivil Toplum Kuruluşları ve yöneticileri gerçekten aidiyeti oldukları derneklerin faaliyetleri için mi çaba gösteriyorlar? Yoksa dernek yöneticiliklerini kendilerini yükseltmek için kullanma yönünde maharetleri mi söz konusu? Bu soru ister istemez insanın aklına takılıyor. Dernek yönetimi almış ve görev vermiş bu onların takdiri bizi ilgilendirmez. Ama sorunun cevaplanması önemli.

 15 Temmuz öncesi; Alternatif Hayat Derneği faaliyetleri ve Okul müdürlüğü görevi

15 Temmuz sonrası; açığa alınma ve okul müdürlüğü görevinden alınma, öğretmenliğe geçiş

Ve Cihannüma Derneği yöneticiliğine geçiş. Ne zaman, 15 Temmuzdan sonra. Ve Proje okuluna müdür yardımcılığına yöneticiliğine geçiş. Artık bundan sonra müdürlük görevide olur. Olursa da şaşırmayız. Çünkü hocamız çok çalışkan, başarılı gayretli birisi. Valla kendisini takdir etmek lazım.

Ne kadar güzel bir sistem değil mi?  Bu arada daha bitmedi 2020 yılında Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü  2 müfettişince hakkında ki soruşturma neticesinde müfettiş tarafından önerilen cezalar ne hikmet ise affedileverdi. Kim affetti biliyor musunuz, Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürü Sami GÜNNÜ.  Bu konuyu ileriki dönemde ayrıca işleyeceğiz.

    Kişiler önemli olmamakla beraber uygulamaların kişilere özel uygulanma süreci oldukça dikkat çekici 2020 yılında Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü  2 müfettişince yapılan soruşturma kişiye teklif edilen 2 Kınama ve 1 Uyarma disiplin cezaları önce İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunca itirazın kabulü sonrasında Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürü Sami GÜNNÜ tarafından disiplin cezalarının tümden kaldırılması, ve kişinin hiç cezasının kalmaması. Milli Eğitim Müdürlüğünün hoşgörüsü/çelişkisi adli makamlarca aynı ölçüde olmayabiliyor. Adalet herkese lazım. Günü gelir göz yumanlarda adaletin karşısına çıkar.

   Yasal düzenlemelere göre kanun önünde herkesin eşit olduğu suç işleyen kişilerin görev unvanlarına göre değil suç işleyip işlemediklerine göre kamu adına  karar veren savcılık makamı ve Türk Milleti adına karar veren mahkemeler hakkında suç isnadı olan kişilerin beklentilerini karşılayabiliyorlar.

Unutulmamalıdır ki: Hukuk ve adalet çizgisinden sapmadan, görevini en güzel şekilde ifa ede yargı mensuplarına bu ülkenin savcısına hakimine bu toplumun içten bir teşekkür borcu vardır.

   Sivil Toplum Kuruluşları ve yöneticileri gerçekten aidiyeti oldukları derneklerin faaliyetleri için çaba göstermiş olsalar, ne arşiv sicil kayıtları olur, ne de Asliye Ceza Mahkemesinden kesinleşmiş 1 Ay 26 gün hapis cezaları olur. Evet yanlış okumadınız sayın öğretmenimizin aldığı hapis cezası bile var.

Sivil Toplum Kuruluşlarının yöneticilerinin seçimleri yapan kişilerin de kendilerince bir değerlendirme yaparak tercihlerini sorgulamalarında sanki fayda var gibi.

Eskilerin dediği gibi: ‘’Aynaya baktığınızda suçluluk duyuyorsanız gerçekleri öğrenmişsinizdir. ‘’.